Yer Kabuğunu Tanıyalım

-A A +A

Bu konuda;

  • Tarih boyunca Dünya'mızın oluşumu hakkında hangi görüşlerin ortaya atıldığını,
  • Dünya'mızın oluşumuyla ilgili olarak en çok kabul gören görüşün "Büyük Patlama" olduğunu,
  • Yer kabuğunun, sıcak ve akışkan olan magma üzerinde hareket eden levhalardan oluştuğunu,
  • Okyanusların ve dağların oluşumunu levha hareketleriyle gerçekleştiğini,
  • Artçı deprem, öncü deprem, şiddet, büyüklük, fay kırılması, fay hattı ve deprem bölgesi kavramlarını,
  • Sismoloji ve sismolog terimlerini,
  • Türkiye'nin deprem bölgelerini,
  • Depremlere, fayların yanında, volkanik faaliyetlerin ve arazi çöküntülerin de sebep olabileceğini,
  • Volkanların oluşumunu ve bunun sonucunda oluşan yeryüzü şekillerini,
  • Volkanların ve depremlerin insan hayatındaki etkileri ve sebep olabileceği olumsuz sonuçları,
  • Deprem tehlikesine karşı alınabilecek önlemleri, deprem anında ve sonrasında neler yapılması gerektiğini öğreneceksiniz.

DÜNYA'MIZ NASIL OLUŞTU?

Çok eski yıllardan beri evren ve Dünya'nın nasıl oluştuğu sorusu insanların zihinlerini meşgul etmiştir.

İnsanlar evrenin nasıl oluştuğu hakkında değişik görüşler ortaya attılar. Ancak bu görüşler bilimsel anlamda tam olarak insanları tatmin edememiştir. Bu teoriler;

Güneşten kopma,
Gaz ve toz bulutundan oluşma
Büyük patlama (Big bang)
görüşleridir.

Güneşten kopma görüşüne göre, Dünya Güneş'ten kopan bir madde yığınından meydana geldi.. Bu kopan parçalar Dünya ve diğer gezegenlerin oluşmasını sağlamıştır.

Gaz ve Toz bulutundan oluşma görüşüne göre, Güneş'le birlikte gezegenler ve uydular uzayda gaz ve toz bulutu olarak bulunmaktadır. Toz bulutu halindeki gezegenler süratle dönerek zamanla küçülüp yoğunlaşmaya başlamıştır. Gezegenlerin kütlesi hafif gazları tutamadığı için ağır metaller bir araya gelerek yoğunluğu ve sıcaklığı yüksek ıkan çekirdeği oluşturmuştur. Aynı zamanda meydana gelen patlamalarla gezegenler ve Dünya şekillenmiştir.

Büyük patlama (big bang) görüşüne göre, bundan milyarlarca yıl önce uzayda büyük bir patlama meydana geldi. Bu patlamanın etkisiyle çok büyük boyutta bir gaz ve toz bulutu oluştu. Birbirleriyle çarpışan gaz ve toz taneciklerinin birleşmesiyle ergimiş maddelerden çok büyük kütleler meydana geldi. Bu kütleler de zamanla bugünkü gezegenleri, dolayısıyla Dünya'yı meydana getirdi. Büyük patlamayla ilgili herşey günümüzde bilinememektedir. Patlamaya neyin neden olduğu, patlayan şeyin ne olduğu hala cevabı bilinmeyen sorulardır.

LEVHA HAREKETLERİNİN YER KABUĞUNA ETKİLERİ

Alman bilim adamı Alfred Wegener 1912 yılında bütün karaların 250 milyon yıl önce tek parça halinde dev bir kıta olduğunu, zamanla bu dev kıtanın parçalandığını ve birbirinden uzaklaşarak ayrıldığını ileri sürdü.

Wegener'e göre Dünya'daki kıtaların yap-boz gibi birbirini tamamlamaları bu durumun kanıtı idi.

Diğer kanıt ise fosillerdir. Aynı cins sürüngene ait fosiller, farklı kıtaların birbirine bakan kıyılarında bulunmuştur.

Sonraki yıllarda Hary Hamond Hess, çalışmaları sonucunda kıtaların hareketinin yanında okyanus tabanının da hereketli olabileceğini buldu.

Daha sonra bilim insanları yaptıkları çalışmalarla ateş küredeki hareketliliğin kıtaların ayrılmasına neden olduğunu bulmuşlardır.

Yer kabuğunun altında bulunan ateş kürede magma denilen akışkan ve sıcak madde bulunmaktadır. Magma, konveksiyonel şekilde ateş küredeği magma çekirdeğinden aldığı ısı etkisiyle yükselir ve üst katmandaki magma yoğunluğu azalarak alta gider.

Magmanın bu konveksiyon hareketi, yer kabuğunun üst katmanlarındaki levha olarak bilinen tabakları hareket ettirmektedir.

Önceleri tek bir kıta şeklinde olan karalar, levhaların sürekli hareketi ile bölünmüş ve daha sonra oluşan parçalar da birbirinden uzaklaşarak günümüzdeki 7 kıta oluşmuştur.

250 milyon yıl önceki tek ve büyük kıta şeklindeki karaya pangea (pansiya) adı verilmiştir.

Levhalar arasındaki hareketlilik devam ettiği için çok uzun zaman sonra kıtaların tekrar birleşeceği ve ayrılacağı ifade edilmektedir.

Yer kabuğu üzerinde yedi tane büyük, bir çok küçük levha hareket halindedir.

LEVHA ile KITA aynı şey değildir.

Levhalar bulunduğu yere göre; okyanusal levha, kıtasal levha, okyanusal - kıtasal levha olarak adlandırılır.

Örneğin; Pasifik levhası okyanusal levha, Hindistan - Avustralya levhası okyanusal-kıtasal levha, Arap levhası kıtasal levhadır.

Levhalar arasında aşağıdaki şekilde görülen hareketler meydana gelebilir.

Resmi Büyütmek İçin Tıklayın

Levha hareketleri sürekli olarak devam etmektedir. Bu hareketler bazen kısa zaman diliminde şiddetli, uzun zaman diliminde yavaş ve sürekli şekild değişiklikleri meydana getirir.

Bu levha hareketleri türüne göre kıtaların, okyanusların, sıradağların ve volkanların oluşmasına neden olabilir.

Levhaların Yaklaşma Hareketi

a) Kıtasal Levha ile Kıtasal Levha Yaklaşması

Yoğunlukları az olan bu levhalar çarpıştıklarında levha kenarlarındaki yerkabuğu yukarı doğru itilerek büyük kıvrımlar oluşturur.

Uzun süren bir süreç sonunda sıradağlar oluşabilir.

b) Okyanusal Levha ile Kıtasal Levha Yaklaşması

Okyanusal levha yoğunluğu daha az olan kıtasal levhanın altına girer. Bu nedenle yüzeyde hendekler oluşur.

Bu olayın oluştuğu alana dalma-batma bölgesi adı verilir.

Okyanusal levha ateş küre içine girerek eriyip magmaya karışır.

Magma zayıf yerlerden yeryüzüne ulaşarak volkanları oluşturur. Levha sınırlarında üstteki kıtasal levhanın sıkışması ile dağlar da oluşabilir.

c) Okyanusal Levha ile Okyanusal Levha Yaklaşması

Yoğunluğu daha büyük olan okyanusal levha diğerinin altına dalar. Bu hareketler derin hendeklerin oluşmasına neden olur. Derine dalah levha, magmaya temas ederek erir ve magmaya karışır. Mahma okyanus tabanındaki zayıf noktalardan yeryüzüne yükselerek volkan dizilerini oluşturur.

Levhaların Uzaklaşma Hareketi

Uzaklaşan levhalar arasında çukur oluşur. Magma bu çukurdan yukarı yükselir ve soğur. Soğuyan magma levha kenarlarında katılaşıp yeni okyanus tabanını oluşturur. Oluşan okyanus tabanları yayılma sırtları olarak adlandırılan volkanik sıradağları meydana getirir.

Levhaların Yanal Hareketi

İki levhanın eşit ya da farklı süratlerle aynı ya da zıt yöndeki hareketine yanal hareket denir.

Bu harekette levha sınırlarında kısa süreli ve şiddetli değişiklikler meydana gelir.

DEPREMLER ve ETKİLERİ

Güncel / Günlük deprem bilgilerine ulaşmak için:

http://www.koeri.boun.edu.tr/scripts/lst6.asp adresini ziyaret edebilirsiniz.

Levhalar arasında kalan kayalar sıkışarak yerinden oynar ya da kırılır. Bu sırada meydana gelen enerji dalgalar halinde yeryüzünde yayılarak sarsıntı oluşmasına neden olur. Bu olay deprem olarak bilinir.

Aşağıdaki şekil; depremin yer kabuğunda meydana getirdiği hareketleri göstermektedir.

Fay: Yer kabuğundaki kırıklara fay adı verilir.

Fay Hattı: Fayların bir hat boyunca bir araya gelmesiyle oluşturdukları hatta denir.

Öncü Deprem: Ana depremden önce meydana gelen sarsıntılardır.

Artçı Deprem: Ana depremden sonra kayaların oturması sürecinde meydana gelir. Şiddeti, ana depremden küçük olur.

Depremin Büyüklüğü: Depremin merkezinde açığa çıkan enerjinin büyüklüğüdür. Sismograf ile ölçülür.

Depremin Şiddeti: Depremin binalar ve insanlar üzerinde meydana getirdiği hasarın derecesidir. Oluşan bir depremin farklı yerlerdeki şiddeti farklı olabilir.

Deprem şiddeti;
Depremin büyüklüğüne
Depremin meydana geldiği noktanın derinliğine,
Zeminin yapısına
Binaların dayanıklılığına bağlıdır.

Şiddet değeri I ve XII arasında sayılarla ifade edilir.




Büyüklük Şiddet Etkisi
0-1,9 I Sadece cihazlar kaydeder, hissedilmez.
2-2,9 II Çok hassas olanlar hisseder, asılı cisimler sallanır.
3-3,9 III Ağır bir kamyon geçiyormuş gibi titreşim oluşturur, bazı insanlar hisseder.
4-4,9 IV-V Pek çok insan hisseder. Asılı cisimler sallanır. Dolaplardaki tabak ve bardaklar kırılabilir.
5-5,9 VI Herkes hisseder ve korku oluşur. Bacalar devrilir.
6-6,9 VII-IX Binalar güçlü sarsıntıdan etkilenir ve çatlaklar oluşur. Çürük binalar yıkılır.
7-7,9 X-XI Halk arasında büyük panik havası oluşur. Yer kabuğunda kırılmalar meydana gelir. Sağlam binalar ayakta kalır, zayrf binalar yıkılır.
8-8,6 XII Hemen hemen herşey yıkılır. Çok büyük can ve mal kayıpları oluşur.

Sismoloji: Depremlerin oluşumunu, ölçümünü depremle ilgili konuları inceleyen bilim dalıdır.

Deprem Bölgesi: Depremlerin gerçekleştiği ve fayların çok olduğu bölgelere denir. Ülkemiz Arap Levhası, Anadolu Levhası ve Avrasya Levhası etkisindedir.

Türkiye Deprem Haritası

Deprem Öncesinde Yapılması Gerekenler
# Ev ve binaları depreme dayanıklı yapmalıyız.
# Ailece depremde uygulayabileceğimiz bir plan belirlemeli, önemli telefonları not etmeliyiz.
# Evlerdeki eşyalar depremden korunacak şekilde yerleştirilmelidir. Yatak, camlardan ve dolaptan uzak tutulmalı, ağır eşyalar üst raflara konulmamalı, eşyaları çıkışları engelleyecek şekilde yerleştirmemeliyiz.
# Acil ihtiyaç malzemelerinin bulunduğu bir çanta hazırlamalı ve çantayı kolay ulaşabileceğimiz bir yerde tutmalıyız. Bu çantada su, el feneri ilk yardım malzemeleri, enerji verici yiyecekler, kağıt, kalem, düdük ve içinde önemli telefonların olduğu dosya vb. olmalıdır.
# İlk yardım bilgileri edinmeliyiz.

Deprem Sırasında Yapılması Gerekenler
# Sakin olmalıyız.
# Kapalı bir yerde ve çıkışa yakınsak hemen dışarı çıkmalıyız.
# Çıkışa yakın değilsek duvarlardan uzak durmalıyız.
# Başımızı ve vücudumuzu korumak için "çök - kapan - tutun" pozisyonu almalıyız.
# Üzerimize düşebilecek eşyaların yanında durmamalıyız.
# Asansörü kullanmamalıyız.
# Binalar, köprüler ve yüksek gerilim hatlarından uzak durmalıyız.
# Açık alanda durmalıyız.

Depremden Sonra Yapılması Gerekenler
# Hareket etmeden önce düşebilecek nesneler olabileceğini düşünerek biraz beklemeliyiz.
# Ailemizle önceden belirlediğimiz buluşma yerine gitmeliyiz.
# Gaz vanası ve elektrik sigortasını kapatmalıyız.
# Yetkililerin uyanlarını dikkate almalıyız.
# Hasarlı binalardan uzak durmalıyız.
# Artçı depremlere karşı hazırlıklı olmalıyız.

Tsunami: Deprem, volkan patlaması veya toprak kayması gibi olaylarla deniz tabanında alçalma veya yükselme meydana gelebilir. Bu sırada oluşan yüksek deniz dalgalarına tsunami denir.

Saatteki hızı 950 km'ye kadar çıkabilir. Genellikle okyanuslarda görülür. Kıyıya yaklaştıkça hızı azalır, fakat dalgaların yüksekliği artar.

Kıyıya ulaştığında önüne gelen herşeyi içine alır. Büyük su baskınlarına neden olabilir, bina ve ağaçları yıkabilir, can ve mal kaybına neden olabilir.

2011 yılında Japonya'da oluşan tsunami çok miktarda can ve mal kaybına sebep olmuş, binaları ve ağaçları yerlebir etmiştir.

Ateşkürede artan basınç nedeniyle magma farklı yollar bularak yeryüzüne çıkar.

Magma bacadan geçerek kraterden püskürür. Sıcak olan lavlar dağın yamacından aşağıya akar.

Gaz, toz, kül ve sert lav parçaları yükselerek büyük bir bulut oluşturur. Volkan patlamaları ile etrafa dağılan volkan gazının yapısı buhar, karbondioksit, diğer gazlar ve tozlardan oluşmuş olup çürük yumurta gibi kokar.

2010 yılında İzlanda'da meydana gelen volkan patlaması sonucu tüm Avrupa kül bulutu altında kalmış ve uçak seferleri iptal edilmiştir.

Volkandan çıkan gaz, toz ve kül, su ile karışırsa çamur akıntısı (lahar) denilen çamur nehri oluşur.

Levhaların birbirine yaklaştığı ve uzaklaştığı sınırlarda volkanik ada ve dağ oluşumlarına rastlanmaktadır. Bazı durumlarda levha sınırlarından uzak yerlerde de volkanik oluşumlar görülebilir.

Bu yerlerde magma yer kabuğunun uyguladığı basıncı yenerek yeryüzüne çıkar. Bu yerlere sıcak nokta denir.

Hawai Adaları hala sıcak nokta üerindedir.

Volkanik oluşumlar sonucu volkanik göller de oluşabilir. Volkanik göller sönmüş volkanların kraterlerinin yağışlarla dolması ile oluşur.

Ekler
EkBoyut
Dosya B-jtT8_rBLQ0 bytes
Benzer İçerik

Yorumlar

çok güzel, çok işime yaradı teşekkürler....

gerçekten sağolun çok işime yaradı

Ödevimin bir kısmını buradan yararlanarak yaptım.Güzel bir çalışma olmuş,emeğinize sağlık.Teşekkürler.

güzel bilgiler ancak kaynağı da belirtilmeli

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin

Kitap Gezintisi

Zircon - This is a contributing Drupal Theme
Design by WeebPal.